Dünyaca Ünlü Ekonomist Daron Acemoğlu: Türkiye ve Türk Halkını Zor Günler Bekliyor

Merkez Bankası, 2018 yılında kur atakları esnasında yaptığı olağanüstü toplantılar sürecinde Eylül ayında 6,25 puan yükselişin ardından tek seferde en yüksek faiz artışı olan 7,5 (750 baz puan) artışla ekonomistler genel olarak takdirini topladı. Ancak yine aynı ekonomistler faiz indirimlerinde olduğu gibi ağız birliği etmişçesine ‘yetmez ama evet’ diyorlar. Kısaca, faiz artırımı doğru bir karar ancak ardından diğer politikalarla da desteklenmeli. Dünyaca ünlü isim Daron Acemoğlu da çok yorumlamadığı Türkiye ekonomisi ve faiz artırımına dair yorumunu Twitter’da (X) paylaştı.

MIT’de iktisat profesörü Daron Acemoğlu, Özgür Demirtaş gibi çok anlaşılmayan isimlerden, Türkiye konusunda da aslında söylediklerini eserlerindeki gelişmişlik tanımıyla açıklıyor. Çok nadir Türkiye değerlendirmesi yapan Acemoğlu’nun son flood’u dikkat çekti.

Merkez Bankası’nın faiz artırmını yorumlayarak başladı Daron Hoca analizine, sonrasında ise yine bildiği yoldan gitti.

“Geçen ayki hayal kırıklığı yaratan ve beklentinin çok altında kalan faiz artırımından sonra, bu yeni karar Merkez Bankası’nın belki de gerçekten enflasyona karşı mücadeleye başladığının göstergesi olabilir.”

Birincisi faizleri arttırıp enflasyonu kontrol altına almaya başlamak için reel faizleri sıfırın üstüne doğru taşımak. Bu enflasyona karşı mücadele için çok önemli. Bu birinci maddenin başındayız. Ben hala emin değilim devlet bankaları duracak mı?

“Başka yollardan rant dağıtımına devam edilebilirler. Yani şimdilik sadece birincinin bir bölümüne doğru bir adım atıldı.”

Bunların içinde yolsuzluğu kontrol altına almak, rekabeti azaltan uygulamaları durdurmak, yargı kurumlarının bağımsızlığını sağlamak ve yatırımın önünün açılması özellikle önemli. Bu konularda hiçbir gelişme yok ve olacağını düşünmüyorum.

“Benim Murat Üçer’ile beraber yaptığım analizde Türkiye’nin en büyük problemlerinin verimsizlik ve teknolojik gerilik olduğu ortaya çıkıyor. Bunlar kurumsal ve büyük yapısal reformlar olmadan çözülemeyecek problemler.”

Üçüncü olarak enflasyona karşı mücadele ve kurumsal yapıdaki reformların başlangıcıyla beraber yurtdışından kaynak getirilmesi. Bu kaynaklar şirket ve banka bilançolarındaki kötü durumu düzeltmek için ve depremden dolayı ortaya çıkan büyük harcama gerekliliği için kullanılmalıdır

“Bu konuda bir şey yapılacak mı? Ekonomi kurmayları tabii ki yurtdışından kaynak getirmek istiyorlar. Ama bunları doğru kullanacaklarına emin değilim. Türkiye bankalarının ve şirketlerinin gerçek durumunun ne olduğunu şu ana kadar tartışmadılar.”

Dördüncüsü ise fakirliğin artmamasını sağlamak. Yurtdışından gelen kaynaklarla ve iyi bir yola oturtulan kurumsal reformlarla beraber hem yatırımı arttırmak hem de sosyal güvenlik ağını kuvvetlendirmek lazım. Bu konuda hükümetin doğru politikaları izleyeceğinden de emin değilim.

“Sonuç olarak doğru yöne doğru bir adım, ama bence arkası gelip gelmeyeceği belli değil. Bence Türkiye ve Türk halkını zor günler bekliyor.”

Daron Acemoğlu’nun analizi sosyal medyada da çok dikkat çekti.

Uzmanların çoğu değerlendirmeleri önemli görürken,

Daron Acemoğlu’nun değerlendirmesi milyonlarca görüntülenme aldı.

“Rasyonel” bulunan değerlendirmeleri

Klasik Acemoğlu görüşleriyle birleştirenler de oldu.

İktisat teoremleri sıralamasını bekleyenlere de her objektif ekonomist gibi yaranamadı.

Siz Acemoğlu’nun görüşlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

x