Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, günlük basın toplantısında, Orta Doğu’daki gelişmeleri değerlendirdi.
Ryder, Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı 18 Aralık’ta kurulduğu açıklanan “Refah Muhafızı Operasyonu”nun sadece savunma ve devriye amaçlı olacağını söyledi.
Şu ana kadar 20’den fazla ülkenin bu koalisyona katıldığını kaydeden Ryder, “Refah Muhafızı Operasyonu’na atanan kuvvetler, Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde devriye gezerek, bu hayati öneme sahip uluslararası su yolundan geçen ticari gemilere gerektiği şekilde müdahale ederek yardımcı olacak” diye konuştu.
Ryder, Husilerin sadece bir ülkeye değil, dünyanın her yerindeki ulusların ekonomik refahına saldırdığını savunarak, “Husilerin bu saldırıları durdurması gerekiyor. Milyarlarca dolarlık küresel ticareti, ekonomik refahı ve uluslararası hukuku olumsuz etkileyerek bütün toplumları karşılarına alıp alamayacaklarını kendilerine sormaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.
KIZILDENİZ’DEKİ SALDIRILAR
Yemen’deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, 14 Kasım’daki televizyon konuşmasında, İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz’de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu.
Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri de 19 Kasım’da X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail bandıralı her türlü gemiyi hedef alacaklarını duyurmuştu.
Ardından Husiler, Babu’l Mendeb Boğazı’nda “Unity Explorer” ve “Number Nine” adlı iki İsrail gemisine İHA ve füze saldırısı düzenlemişti.
İsrailli denizcilik şirketi ZIM de 29 Kasım’da yaptığı açıklamada, Umman Denizi ve Kızıldeniz’deki güvenlik durumunu gerekçe göstererek gemilerinin Mısır’daki Süveyş Kanalı’nı kullanmayacağını belirtmişti.
Son dönemlerde Husilerin eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi de Kızıldeniz’deki seferlerini durdurma kararı almıştı.
Buna karşılık olarak, Yemen’deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, “Amerika’nın gerilimi tırmandırmaya yönelik herhangi bir eğilimi veya Yemen’i hedef alması karşısında boş durmayacaklarını” belirtmiş ve “ABD’yi, İsrail gemilerini korumak amacıyla Kızıldeniz’i askerileştirmeye çalışmakla” suçlamıştı.